Başarı Yolculuğunun Kılavuzu: Öz Disiplin
Hepimizin bir hayat gayesi var ve bütün çabalarımız bunu gerçekleştirmek için oluyor. Konumuz KPSS olunca ortak amaç “atanabilmek” oluyor haliyle. Çok iyi biliyoruz ki sınav hazırlığı yapan herkes elinden geleni yapıyor. Fakat süreç uzun olunca bir şeyler yolunda gitmiyor, belki de biz öyle olduğunu düşünüyoruz. Siz de yolunda gitmeyen bir şeyler olduğunu düşünenlerden misiniz? Böyle düşünüyorsanız, Öz disiplin ile ilgili yazımızı okumanız yararınıza olacaktır.
Günlük hayatımızda başarı için en çok ihtiyaç duyduğumuz şey Öz disiplin kavramı ile ilgilidir. Öz disiplin, bir hedef belirlemeyi ve belirlenen hedef için gerekli hareketi sağlamak, aynı zamanda hareketin devamlılığı için istikralı olabilmektir. Öz disiplin içinde bulunulan anda ne istendiği değil, belirlenen hedef için hareket etmeyi sağlar. İnsanın kendi duygularını, düşüncelerini ve davranışlarını yönetebilme gücüdür. Başarıya ulaşan kişilerin disiplin konusunda taviz vermediğini hepimiz çok iyi biliyoruz.
Hedefini Belirle
Uğraş belli olunca yani KPSS hazırlığında hedef belli diyebilirsiniz. “Atanmak” herkesin dile getireceği hedef gibi görünüyor. Fakat atanmak için yapılması gerekenleri belirlemek ve uygulamak, asıl hedefimiz bu olmalı ki nihai amaca ulaşabilelim. Hedef belirlemek düşüncelerimizi ve enerjimizi amacımıza odaklamamızı sağlar.
Amacın İçin Acı Çekmeyi Kabullen
Amaca ulaşmak elbette kolay olmayacak. Moralinizin bozulduğu, sıkıldığınız zamanlar, aynı zamanda isteksizlik hali çalışmanın önünde engel olacak durumlar olacak. Hedefe ulaşmak için acı çekmeyi kabullenmek, sonuna kadar mücadeleyi sürdürmek, emek vermek gerekiyor.
İlham Gelmesini Bekleme
Sınav hazırlık süreçlerinde çalışma isteğinin oluşmasını beklemek çoğu kez mümkün olmaz. Çünkü ders çalışmak istenmeyen bir davranıştır ve zorunluluk nedeniyle yapılmaktadır. Hedefini gerçekçi olarak ortaya koyan ve bu uğurda her şeyi göze alanlar harekete geçmek için motive olmayı, rüzgarın esmesini, ilham gelmesini beklemezler. Rüzgar yoksa küreklere daha sıkı asılırlar.
Planlama Yap
Gün içinde neler yapacağınızı belirlemeli ve zaman kaybetmeden yapmaya başlamalısınız. Aynı zamanda kısa, orta ve uzun vadeli planlamalar yapmak süreci takip etmenizi sağlar. Oluşacak aksaklıkları hızlıca gidermenizi ve oluşabilecek problemleri önceden görüp tedbir almanızı sağlar. Yapılacak işleri kağıda dökmek, hareketi başlatması bakımından tetikleyici olacaktır. Aynı zamanda gün sonunda belirlenen işlerin bittiğini görmek çalışmayı teşvik edecektir.
Hedefine Giden Yolda Bütün Engelleri Kaldır
Bir şey yapmak istediğimiz tamamen o işe odaklanmak zordur. Çünkü dikkat dağıtıcı engeller mutlaka olacaktır. Telefon ile meşgul olmak, sosyal medya da takılı kalmak, arkadaş davetleri gibi çalışmaktan caydırıcı birçok etken süreçte sizleri zorlayacaktır. Bunları bertaraf etmek için iradenizin sağlam olması önemlidir.Gerçekten güçlü bir iradeye sahip olmalı ve kendi kendinizin denetleyicisi olmalısınız. Öz disiplininizi sağlarsanız kendinizi kontrol altına alırsınız ve hayallerinizi gerçekleştirebilirsiniz.
Yazımızı, özüne uygun olarak ünlü stoacı filozof Epiktetos’tan bir anekdot ile sonlandıralım.
“Demek olimpiyat oyunlarında zafer kazanmak istiyorsun, öyle mi dostum? Tanrılar tanığımdır ki bunu bende çok istiyorum. Ama önce durumunu ve koşulları belirleyecek, sonra çalışmaya başlayacaksın. Kendini sıkı bir düzene sokman gerekecek, yemeğini belirli kurallara göre yiyecek, tatlılara, şekerlemelere elini sürmeyeceksin. Canın istese de, istemese de havanın sıcak ya da soğuk olduğuna aldırmadan belirlenen saatte idmana çıkacaksın. Soğuk sulardan uzak duracaksın, canın çekse de şarap içmeyeceksin. Sözün kısası, kendini bir hekimin ellerine bırakır gibi çalıştırıcının emrine gireceksin. Ama bunca uğraştan sonra belki kolun çıkacak ya da bileğin burkulacak, belki gözlerine toz dolacak, belki de rüzgarı kamçı gibi suratına yiyeceksin ve sonunda yenik düşeceksin. Asla cesaretini kaybetme! Güreşte sırtı yere getirilen bir delikanlıya, ayağa kalkıp mücadeleye devam etmesini söyleyen hocasını taklit et! Sende ruhuna öyle seslen. İnsan ruhu kadar kolay idare edilen bir şey yoktur. Sadece istemek gerekir. O zaman her şey olur. Eğer kendini bırakırsan her şey seni bırakır. Mahvolmak ya da kurtulmak senin elinde…”